Amerikan teknoloji devleri ucuz elektrik için harekete geçti!
Dünyaca ünlü markaların başını çektiği bir grup şirket, yenilenebilir kaynaklara, yani rüzgâr ve güneş enerjisine dayalı elektrik üretim yatırımlarının desteklenmesini talep etti.
Bu isteklerini, üyesi bulundukları Data Center Coalition (DCC) adlı örgütün (Veri Merkezleri Koalisyonu) ABD Hazine Bakanlığı’na hitaben yazdığı mektupla dile getirdiler.
Mektuptaki mesaj çok net: ABD yönetimi, yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelik mevcut düzenlemelerden geri adım atmasın! Yani, güneş ve rüzgâr enerjisi yatırımcılarına uygulanan vergi avantajları ve diğer teşvikler aynen devam etsin.
Ne alaka diyebilirsiniz, haklısınız. Çünkü böyle bir talebin Microsoft, Google, Amazon gibi teknolojiyi domine eden oyunculardan gelmesi şaşırtıcı sayılır.
Bütün dünya fosil yakıtlardan kurtulmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi savunurken, bu teknoloji devlerine ne oluyor ki?
Pek bir şey olduğu yok, bütün dertleri, yönettikleri veri merkezlerinin hızla artan enerji ihtiyacını çok ucuza karşılamaya devam edebilmek. Yani, gündeme getirdikleri talebin, karbon salımının azaltılması, çevrenin korunması, iklim değişikliğinin durdurulması gibi hedeflerle falan hiç ilgisi yok.
Tek dertleri, yapay zeka çözümlerine altlık oluşturan devasa veri ambarlarının ihtiyaç duyduğu ve duyacağı elektriği daha ucuza sağlayabilmek. Bunun için vergi ya da başka adlar altında, tüm yurttaşların cebinden tırtıklanacak paralarla, yenilenebilir enerji yatırımlarının finanse edilmesini istiyorlar.
KARBON YUTAĞI YERİNE ENERJİ YUTAĞI
Yani yaptıkları şu: Trilyonlarca dolara hükmeden teknoloji devleri, iklim değişikliğini durdurmayı hedefleyen, karbon yakalama ve dönüştürme gibi karbon yutağı denilebilecek projeler yerine, giderek artan enerji talepleri nedeniyle birer enerji yutağına, enerji sömürgenine dönüşmüş veri merkezlerinin enerji açlığını doyuracak çözümlerin desteklenmesini istemek…
ENERJİ İNSANİ HAK AMA BU BAMBAŞKA BİR ŞEY
Oysa uluslararası sözleşmeler ve hemen hemen bütün devletlerin iç hukuk sistemleri, enerjiye erişimi temel bir insani hak olarak kabul ediyor. Bu hakkın kullanımını yaygınlaştırmak için göstermelik sosyal sorumluluk projeleri geliştirip uygulayan, bu yöndeki çalışmalara yaptıkları destekleri, pireyi deve yaparak anlatan çokuluslu şirketlerin yaptığı ne kadar insanlığın hayrına sayılabilir?
YAPAY ZEKA ENERJİ TALEBİNİ PATLATACAK MI?
Hadi bu vesileyle yapay zeka çözümlerinin insanlığa maliyetine bir göz atalım isterseniz. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yayınlanan bir rapora göre yapay zeka kaynaklı elektrik talebi 2030 yılına kadar dört katından fazla artacak.
Geliştirilen yapay zeka çözümlerinin ortaya çıkaracağı katma değer nedir? Ve bu katma değer, ortaya çıkışında katkısı olan hangi paydaşlar arasında nasıl bölüştürülecektir?
VATANDAŞIN RIZKI İLE DEVLERE UCUZ ENERJİ
Teknoloji devi dediğimiz bu yapılar, bırakın çalışanlarını, başındakilerin, hatta hissedarlarının bile yönetmekte zorlanacakları ölçüde kontrolsüz hale gelmiş durumda. Bir nevi insan eliyle üretilmiş zebaniler denilebilecek bu teknoloji devleri ucuz enerji ihtiyacını karşılamak için bütün insanlığın rızkına göz dikmiş sanki.
Peki ne demeli?
Teknoloji karşıtlığı bir çözüm değil elbette.
Ama teknolojiyi de kutsamamak lazım.
Tamam, bu alandaki buluşlara şapka çıkaralım da, onların isteklerinin de bir sınırı olmalı değil mi?
Her şeyi akışına bırakırsak asıl o zaman insanlıktan çıkmış oluruz.
Zira veri ambarları/merkezleri, bilim kurgu filmlerindeki kontrolden çıkmış robotik canavarları akla getiriyor.
O halde bireyleri ve toplulukları hatta halkları ve devletleri önünde diz çökmeye zorlayan küresel teknoloji devlerinin taleplerine karşı şimdilik şöyle bir sloganı şuraya koyalım en iyisi:
Yapay zekanız sizin olsun, bize ucuz elektrik lazım!