Yatırımlarının ağırlığını Urla bölgesine kaydırmalarının altında kente dair inanmışlık olduğunu belirten Alpan Veryeri, “2018 yılında Kuşçular’a ilk adımımızı attığımızda, ‘Çeşme maksimum potansiyele ulaştı, Artık Urla’ya yatırım yapacağım’ demiştim. Bu bölgeye inandık çünkü burada bir hikâye var. Biz de hikâyesi olan yerlerde olmayı tercih ediyoruz. Urla’nın eski şarap bağları da bu kültürel dokunun bir parçası. Doğaya ve insana katkı sağlayan bu mirası önemsiyoruz” dedi.
Yapılarımız yaş aldıkça güzelleşiyor
Yapılarda doğal taş kullanımına çok önem verdiklerini dile getiren Veryeri, “Müşterilerimizin çoğu modern yapılardan ziyade taş evleri tercih ediyor. Taş konusunda oldukça titiziz; beğenmediğimiz bir duvarı söktürürüz. Amacımız, yaş aldıkça güzelleşen yapılar üretmek. Bu nedenle mümkün olduğunca kaplama cephelerden uzak duruyoruz” dedi.
Urla’ya 3 yeni proje
Veryeri, hedefledikleri yeni projeler hakkında şunları söyledi: “Gülbahçe’de 40 adet konutluk bir projeye başlamayı planlıyoruz. Bu projede 1+1 ve 2+1 daireler yer alacak. 2025 yılının sonuna doğru başlamayı hedefliyoruz. Ayrıca Urla Bademler’de 14 villalık bir projemiz var, projeleri çizildi. Seferihisar Ulamış’ta da 27 dönümlük bir arazimiz bulunuyor, burada 34 ila 36 arasında villa yapmayı planlıyoruz. Önümüzdeki bir yıl içinde bu iki projeye başlamış olacağız.”
Didem Veryeri Yelkenbiçer:
HER YAPI, SAHİBİNİN HAYAT TARZINI VE HAYALİNİ YANSITIYOR
Veryeriler İnşaat’ın üçüncü kuşak temsilcisi Didem Veryeri Yelkenbiçer, özellikle şantiye kısmında aktif rol alıyor ve müşteri talepleriyle birebir ilgileniyor. Şirketin Urla’dak aktif olarak iki şantiyesinin bulunduğunu belirten Veryeri Yelkenbiçer, “Projelerimizin biri Kuşçular, diğeri ise Rüstem Mahallesi’nde yer alıyor. Kuşçular, çalışmayı sevdiğimiz bir bölge. 10 villa inşa ediyoruz. Rüstemoğlu’ndaki projemiz ise daha özel. Beş adet malikaneden oluşuyor ve her biri üç dönüm arazi üzerine konumlanıyor. Bu projede detaylı bir şekilde çalışacağız.”
Terzi usulü çalışıyoruz
Veryeri Yelkenbiçer, müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tuttuklarını vurgulayarak, konut üretiminde “terzi usulü” anlayışı benimsediklerini belirtti ve, “Konut, insanların hayatlarında belki de bir kez sahip olacakları bir şey. Bu nedenle her müşteriye özel yapılar inşa ediyoruz. Ruhsat aşamasında satış yapmayı tercih ediyoruz ki müşterinin özel taleplerine göre yapıyı dizayn edelim. Dışarıdan bakıldığında aynı gibi görünen evler, içeriden tamamen farklı yapılara dönüşebiliyor. Her yapı, sahibinin hayat tarzını ve hayalini yansıtıyor” ifadelerine yer verdi.
Uzun ömürlü ve sürdürülebilir yapılar
Mimari anlamda uzun ömürlü ve sürdürülebilir yapılar tasarladıklarının altını çizen Yelkenbiçer, taş kullanımının projelerindeki önemini şu sözlerle anlattı: “Cephe tasarımlarında taş bizim için olmazsa olmaz. Binaya hem estetik katıyor hem de dış etkenlere karşı koruyor. Bu yüzden doğal taşı farklı biçimlerde nasıl kullanabileceğimizi sürekli araştırıyoruz.”